5- İyi huylu prostat büyümesi ve Holep

İyi Huylı Prostat

İyi huylu prostat hastalığı, prostat bezinin iç kısmında bulunan dokuların büyümesi ve orta kısımda bulunan idrar kanalını sıkıştırması nedeniyle ortaya çıkan bir durumdur. İdrar kanalının sıkışması, idrar yaparken zorlanma, sık idrara çıkma, idrar akışında zayıflama, gece sık sık idrara çıkma gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Bu durum erkeklerde sıkça görülür ve genellikle yaşlanmayla ilişkilidir.

Tedavide, semptomların şiddetine göre değişmekle birlikte öncelikle idrar yolunu genişletmek ve idrar akışını rahatlatmak amacıyla prostat ilaçları kullanılır. Ancak ilaca rağmen şikâyetleri devam eden hastalarda kesin tedavi ameliyatla büyümüş ve idrar kanalını tıkamış olan prostat dokusunun kapalı yöntemlerle çıkartılmasıdır.
HOLEP iyi huylu prostat hastalığının tedavisinde kullanılan kapalı bir ameliyat yöntemidir. Bu ameliyatta, ince bir tüp aracılığıyla idrar kanalına ulaşılır ve prostatın içindeki fazla doku parçalarını lazer enerjisi kullanılarak çıkarılır. Bu yöntem, çok büyük boyutlardaki prostatların bile kapalı yöntemle çıkarılmasını sağladığı için oldukça etkili bir tedavi seçeneğidir.
HoLEP, diğer yöntemlere göre daha az kanama, daha kısa iyileşme süresi ve daha az komplikasyon riski sunabilir. Hastalar ameliyattan sonra aynı gün veya bir gün hastanede yatırıldıktan sonra taburcu edilir. Ameliyattan 1 veya 2 gün sonra idrar kanalına konulan sondaları alınarak normal hayata dönmeleri sağlanır.

4- Ürolojide robotik cerrahi

Robotik Cerrahi Nedir ?

Robotik cerrahi, Üroloji alanında oldukça yaygın olarak kullanılan, yüksek teknolojik bir cerrahi sistemdir. Oldukça zor ve karmaşık ameliyatların kapalı yöntemle gerçekleştirilmesini sağlar. Ameliyat başarısını belirleyen en önemli etken cerrahın robotik cerrahi deneyimidir. Sistemin sağladığı üç boyutlu ve yüksek çözünürlüklü görüntü, cerrahın ameliyat sahasını daha iyi görmesini sağlar. Ameliyat sahasının on katına kadar büyütülerek görüntülenebilmesi ameliyat sahasındaki en küçük bir kanamanın hemen saptanmasını ve özellik arz eden dokuların ve yapıların korunmasını mümkün kılmaktadır.
Robot kollarının yedi eksende hareket kabiliyeti ve el bileğini taklit edercesine 540 derece dönebilme becerisi vardır. Bu özellik elimizin giremeyeceği dar ve derin alanlarda özellikli işlerin yapılmasını mümkün kılmaktadır.

Nerelerde Kullanılır ?

Prostat kanseri, Mesane kanseri, böbrek kanseri, karın arka kısmındaki kanserler, Üreteropelvik bileşke darlıkları, Mesane sarkması ve iyi huylu büyük prostat hastalığı gibi hastalıklarda başarıyla kullanılmaktadır.
Robotik cerrahi, açık cerrahiye göre genellikle daha az kan kaybı, daha az ağrı, daha az doku hasarı, daha kısa hastanede kalış süresi ve daha hızlı iyileşme gibi avantajlar sağlayabilir.
Prostat kanseri nedeniyle prostatı alınan hastalarda erken dönem idrar kaçırma oranları daha düşük ve cinsel hayatın korunması teknik olarak daha mümkündür.

3- Böbrek Kanseri

Böbrek Kanseri Nedir ?

Böbrek kanseri, böbreklerde başlayan ve zamanla diğer dokulara ve organlara yayılabilen anormal hücre büyümesidir. Böbrek kanseri, genellikle böbreklerin iç kısmında yer alan böbrek tübüler hücrelerinden kaynaklanır. Böbrek kanseri çoğunlukla tek bir böbrekte başlar, ancak her iki böbreği de etkileyebilir.

Böbrek Kanseri Belirtileri

Hastaların %60’ında hiçbir belirtiye yol açmayabilir. Başka bir nedenle yapılan tetkiklerde saptanır. Ancak en sık görülen belirtileri arasında kanlı idrar yapma, Bel veya yan ağrısı, karında şişlik veya ele gelen bir kitle olması, İştah kaybı ve kilo kaybı gibi durumlar sayılabilir. Sigara içenlerde, obezlerde, hipertansiyon hastalığı olanlarda, , ileri yaşta, erkeklerde, aile öyküsü olanlarda, böbrek hastalığına neden olan bazı genetik sendromlara sahip olanlarda ve bazı kimyasallara maruz kalanlarda daha sık görülür.

Böbrek Kanseri Teşhisi

Böbrek kanseri teşhisi, ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme yöntemleriyle konulur. Böbrek kanserinde biyopsi rutin olarak yapılan bir uygulama değildir.
Böbrek kanseri tedavisi, kanserin evresine, türüne ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Tedavi seçenekleri arasında cerrahi müdahale (örneğin, böbreğin kısmen veya tamamen çıkarılması), kemoterapi, immünoterapi ve hedefe yönelik tedaviler bulunur.
Erken teşhis ve tedavi, böbrek kanseri hastalarının yaşam şansını artırabilir.

2- Mesane Kanseri

Mesane Nedir ?

Mesane, idrarın depolanmasını ve uygun zamanı geldiğinde kontrollü bir şekilde boşaltılmasını sağlayan bir organdır.

Mesane Kanseri Nedir ?

Mesane kanseri, mesanenin iç tabakasındaki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyümesi ve zamanla mesanenin derin dokularına ve hatta diğer organlara yayılması durumudur.
En sık başvuru nedeni, idrarda ağrısız ve pıhtılı kan görülmesidir. Ancak, sık idrara çıkma, idrar yaparken yanma veya acıma, kasık ağrısı veya sırt ağrısı da bulunabilir.
Sigara içenler, İleri yaştaki kişiler, işi gereği bazı kimyasal maddelere yoğun olarak maruz kalanlar, kronik mesane enfeksiyonları ve genetik yatkınlığı olanlar risk altındadır.
Mesane kanseri erken evrelerde genellikle belirti vermez. Çoğu zaman idrar testinde gizli kanama saptanması nedeniyle yada başka bir amaçla yapılan ultrasonografi ve Bilgisayarlı tomografi gibi yöntemlerle teşhis edilir. Kesin teşhis Sistoskopi adını verdiğimiz kamera ile idrar torbasının iç kısmını incelemeyle ve tümörün görülmesi ve örnek alınması ile konulur.
Tedavi seçenekleri tümörün boyutuna, yayılma derecesine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır. 
Erken evrelerde tanı konulduğunda, mesane kanseri tedavisi genellikle daha etkilidir. Bu nedenle, mesane kanserinin erken tanınması ve tedaviye hemen başlanması hayati önem taşır.

1- Prostat kanseri

Prostat Nedir ?

Prostat, bütün erkeklerde bulunan, idrar torbasının hemen altında yer alan ve orta kısmında bulunan idrar kanalından idrarın dışarı atılmasını sağlayan bir organdır.

Prostat Kanseri Nedir ?

Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen kanserdir. Akciğer kanserinden sonra en sık ölüme neden olan ikinci kanserdir.
Hastalık genel olarak ileri yaşta görülür. Ancak 1. derece akrabalarında prostat kanseri öyküsünün olması, genetik faktörler, sağlıksız beslenme alışkanlıkları ve bazı çevresel faktörler kanser riskini arttırabilmektedir.

Prostat kanserine özgü olmasa da belirtileri arasında sık idrara çıkma, idrar yaparken zorlanma, idrar akışının zayıflaması, menide veya idrarda kan görülmesi ve bel kemiklerinde ağrı gibi durumlar olabilir.
Kan tahlilinde PSA seviyesinde yükseklik ve parmakla yapılan makattan prostat muayenesinde anormallik saptanması durumunda kanserden şüphelenilir. Ancak Prostat kanserinin kesin teşhisi, şüphe duyulan hastalara yapılacak prostat biyopsisi ile konulur.
Tedavi seçimi genellikle kanserin evresine, hastanın genel sağlık durumuna ve kişisel tercihlere göre belirlenir.
Erken teşhis, prostat kanseri tedavisinde başarı şansını artırabilir. Bu nedenle, düzenli sağlık kontrolleri ve belirtiler fark edildiğinde bir sağlık uzmanına başvurmak oldukça hayatidir.

Prostat Biyopsisi ve Tanısı: Bilmeniz Gereken Her Şey

Prostat biyopsisi nedir?

Prostat biyopsisi, prostat kanseri teşhisi koymak için yapılan bir işlemdir. Bu işlem sırasında, doktor prostat bezinden küçük doku örnekleri alır ve bunları çeşitli boyalarla boyadıktan sonra mikroskop altında inceler. Biyopsi sonuçları, prostat kanserinin varlığını veya yokluğunu belirlemeye yardımcı olabilir. Bu işlemin başta enfeksiyon olmak üzere belirli riskleri vardır, ancak çoğu durumda, potansiyel faydalar riskleri göze almamıza neden olur. Biyopsi sonuçları, kişinin prostat kanseri olup olmadığını ve eğer varsa, kanserin ne kadar agresif olduğunu belirlemeye yardımcı olur.

Prostat biyopsisinin nedenleri

Prostat biyopsisi genellikle, PSA testinizin yüksek çıkması durumunda ya da fizik muayene sırasında doktorunuzun prostatınızda anormal bir doku hissetmesi durumunda önerilir. Bu belirtiler genellikle prostat kanseri riskini değerlendirmek için önemlidir.

Biyopsi öncesinde hazırlıklar

Biyopsi randevunuz alındığında, doktorunuzun size bazı önerilerde bulunması muhtemeldir. Bu öneriler şunları içerebilir:

  • Biyopsi öncesinde kan sulandırıcı ilaçları bırakmanız istenebilir.
  • Prostatınızın tam olarak görüntülenebilmesi için özel bir MRI taraması yapılmış olabilir.
  • Biyopsi günü için uygun kıyafetler giymeniz gerekebilir, örneğin rahat bir pantolon.
  • Doktorunuzla biyopsi süreci hakkında anlamadığınız herhangi bir şeyi açıklığa kavuşturun.

Prostat biyopsisi nasıl yapılır?

Prostat biyopsisi, rektum ya perine yoluyla yapılır. Doktor, ultrason eşliğinde ince bir iğne ile prostat dokusundan küçük parçalar alır. Bu işlem genellikle lokal anestezi ama bazen hasta tercihiyle genel anestezi altında yapılır. Biyopsi sonuçları, prostat kanseri tanısını koymak veya dışlamak için incelenir. Prostat biyopsisi, genellikle bir günü geçmeyen hafif rahatsızlık veya kanama hissine neden olabilir.

Biyopsi sonuçları ve değerlendirme

Biyopsi sonuçları genellikle “negatif” veya “pozitif” olarak değerlendirilir. Negatif sonuç, herhangi bir kanser hücresi bulunmadığını gösterirken, pozitif sonuç tümör hücreleri olduğunu gösterir. Bununla birlikte, bazen sonuçlar belirsiz olabilir ve başka testler veya izleme gerekebilir. Biyopsi sonuçları, doktorunuzun prostat kanseri durumunu değerlendirmesine yardımcı olacaktır.

Biyopsi sonrası bakım ve iyileşme süreci

Prostat biyopsisi sonrasında dikkat etmeniz gereken bazı şeyler var. Muhtemelen birkaç saat boyunca idrar yapmanızda zorluk çekeceksiniz, bu normaldir. 24 saat boyunca ağır kaldırmaktan, ağır egzersiz yapmaktan ve cinsel ilişkiden kaçının. Doktorunuzun size verdiği talimatlara kesinlikle uyun. Eğer şiddetli ağrınız veya kanamanız olursa hemen doktorunuza başvurun.

Biyopsi riskleri ve komplikasyonları

Biyopsi sırasında minimal kanama, enfeksiyon ve geçici rektal ağrı gibi riskler bulunmaktadır. Nadir durumlarda, biyopsi sonrası idrar kaçırma veya rektal kanama gibi komplikasyonlar da meydana gelebilir. Ancak, bu riskler genellikle düşüktür ve biyopsi işleminden sonra doktorunuzun verdiği talimatlara uyduğunuz sürece daha ciddi komplikasyonlar nadirdir.

Prostat kanseri önleme ve tarama önerileri

Prostat kanseri genellikle belirti vermediğinden, erkeklerin düzenli olarak tarama testleri yaptırması önemlidir. Tarama testleri, kanserin erken dönemde teşhis edilmesine ve tedavi şansının artmasına yardımcı olabilir. Uzmanlar, 50 yaşından sonra düzenli prostat kanseri taraması yapılmasını önermektedir. Ayrıca, ailede prostat kanseri öyküsü olan bireylerin tarama testlerini daha erken yaşlarda başlatması gerekebilir.

Hasta deneyimleri ve tavsiyeler

Prostat biyopsisi ile ilgili deneyimler ve tavsiyeler, bu prosedür hakkında bilgi sahibi olmanıza yardımcı olabilir. Prostat biyopsisi, bazı erkekler için endişe verici olabilir, ancak öncelikle sakin olmanız önemlidir. Prostat biyopsisi öncesi ve sonrasında rahatlamak için bazı noktalara dikkat etmek faydalı olabilir. Örneğin, biyopsi öncesi rahatlamak ve stresi azaltmak için meditasyon veya derin nefes alma egzersizleri yapabilirsiniz. Ayrıca, biyopsi sonrasında dikkat etmeniz gereken bazı konular da bulunmaktadır, bunlar hakkında da bilgi sahibi olmanız önemlidir.

Özet

Prostat biyopsisi, prostat kanseri teşhisi koymak için yapılan bir testtir. Biyopsi sırasında, doktor birkaç küçük doku örneği alır ve bu örnekler daha sonra mikroskop altında incelenir. Prostat biyopsisi genellikle ağrısız bir işlem olarak kabul edilir ve genellikle 10 ila 15 dakika sürer. Biyopsi sonuçları, prostat kanseri veya diğer prostat problemleri hakkında önemli bilgiler sağlayabilir. Biyopsi sonuçlarına dayanarak, doktorunuz uygun tedavi planını belirleyebilir.